Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) eylül ayı karar metninde, para politikası duruşuna ilişkin “sıkı” ifadesinin “temkinli” olarak değiştirilmesi yeni bir dönemin başlangıcına işaret ederken, ekonomistler bu durumu parasal gevşemenin devamı olarak değerlendiriyor.
PPK, mart ayından bu yana yaptığı seri faiz indirimlerine devam etti. Kurul’un faiz koridoru üst bandını 7 ayda 250 baz puan azaltarak yüzde 8,25’e çekmesiyle faiz koridoru genişliği de 100 baz puana indi. Böylece tarihin en dar faiz koridoru görüldü.
Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan AA Finans Analisti ve ekonomist Haluk Bürümcekçi, PPK metninde faiz indirim sürecinin bitimine ilişkin yine bir sinyal verilmediğini belirterek, bu nedenle bugünkü indirimin son olacağının söylenemeyeceğini vurguladı.
Para politikasında “sıkı duruş” vurgusunun, “temkinli duruş” olarak değiştirildiğine dikkati çeken Bürümcekçi, böylece parasal gevşemenin resmileştirildiğini kaydetti.
Bürümcekçi, PPK metninde likidite politikasındaki duruştan uzun süreden beri ilk kez bahsedilmediğine de işaret ederek, “Likidite duruşu bir süredir TL zorunlu karşılık ihtiyacı azaltılarak rahatlatılmıştı. Ayrıca, artık politika faizi ile üst bant arasında pek fark kalmadığından bu duruşun bir işlevi kalmadı.” dedi.
Kurulun büyüme görünümüne ilişkin ilişkin değerlendirmelerinin de aşağı yönde değiştiğini ve kısa vadede enflasyonda düşüş öngörüldüğünü aktararak, şunları ifade etti:
“Son dönemde açıklanan verilerin ve yılın üçüncü çeyreğine dair göstergelerin iktisadi faaliyetin ivme kaybettiğine işaret ettiği belirtilirken, mevcut durumda genel finansal koşulların sıkı olduğu değerlendirilmesinde bulunularak, zorunlu karşılıklarda da indirimin devam edeceği sinyali verilmiş oldu. Büyüme kaygısı enflasyonu bir kere daha yendi, tüm araçlar gevşeme yönünde kullanılacak. TCMB’nin sadeleşme sürecinin makul bir zaman diliminde sonuçlandırılması mesajı da net bir tarih verilmediğinden, üst bant indirimlerine bir süre daha devam etmeyi dışlamamaktadır. TCMB bir yandan parasal durum ve likidite için sıkı duruş mesajı veriyor ancak uygulamada söz konusu alanlardaki koşulları gevşetiyor, makro ihtiyati gevşeme de buna eşlik ediyor. Büyüme ve işsizlik oranlarındaki görünüm bu eğilimin daha da güçlenmesini getirebilir.”