Avrupa Birliği (AB) Komisyonu, Türkiye ekonomisinin bu yılın sonunda yüzde 4,7, 2019 sonunda ise yüzde 4,2 seviyesinde büyüme kaydetmesinin beklendiğini duyurdu.
AB Komisyonu’nun bahar dönemi 2018 “Avrupa Ekonomik Tahminleri” raporu yayımlandı.
Raporda, Türkiye ekonomisinin 2018 sonunda yüzde 4,7, 2019 sonunda ise yüzde 4,2 seviyesinde büyüme kaydetmesinin beklendiği belirtildi.
Türkiye’de enflasyonun bu yılın sonunda yüzde 10,9, 2019 sonunda ise yüzde 9’a gerilemesinin öngörüldüğü kaydedilen raporda, cari açığın GSYH’ye oranının bu yılın sonunda yüzde 6, 2019 sonunda ise yüzde 5,6 seviyesinde gerçekleşmesinin beklendiği aktarıldı.
Raporda, Türkiye’de işsizliğin 2018 sonunda yüzde 9,8, gelecek yılın sonunda ise yüzde 9,4 seviyesinde gerçekleşmesinin öngörüldüğü belirtildi.
Cboe Global Markets Inc.’in ilk Bitcoin vadeli kotratlarını sunmasından bir hafta sonra, geçtiğimiz Pazar günü, CME Group Inc. sanal parada kendi türev ürünlerini tanıttı.
CME vadelilerinde işlem hacmi zayıf seyretti; İşlemlerin ilk sekiz saatinde 650’den az kontrat el değiştirdi. Cboe’nin vadelileri işlem görmeye başladığında, aynı süre içerisinde yaklaşık 2,500 kontrat el değiştirmişti.
Düşük hacme rağmen CME’nin başlangıcı yine de olumlu görülebilir çünkü CME’de işlem gören kontratlar 5 Bitcoin için olurken Cboe’nin vadelileri sadece bir Bitcoin’a dayalı.
Kontrat bazında CME’nin hacminin daha düşük olmasına karşın, dolar cinsinden bakıldığında söz konusu dönemdeki işlem hacmi 61 milyon dolar ile rakibinin 12 milyon dolar üzerinde gerçekleşmiş.
Bloomberg HT’de Yatırım Kulübü programına konuk olan Garanti Yatırım Araştırma Genel Müdür Yardımcısı Alev Bosut Berrak gelecek yılın Türkiye dinamikleri açısından olumlu olacağını belirterek 3 önemli gelişmeye dikkat çekti; “birinci olarak global taraf Türkiye için çok önemli. Biz dış koşulların destekleyici olacacağını düşünüyoruz. Fed yönünü az çok belirledi, likidite koşullarında çok daralma beklemiyoruz. O taraftan desteğimiz var..
İkincisi ekononik dinamiklerimiz. Büyümenin gelecek yıl %4’e düşmesini bekliyoruz, ama bu da iyi bir rakam. Enflasyon tarafında tepeye ulaştık, 2018 yıl sonu enflasyon beklentimiz %8.7.” diye konuştu.
Merkez Bankası’nın gelecek sene gecikmeli hareket edeceğini, hemen faiz indirimi gibi yola sapmayacağını kaydeden Berrak bu durumun TL’yi de destekleyeceğini ifade etti.
“KUR BEKLENTİMİZ 4.10”
Berrak “3. olarak da dış ilişkiler bölümü var. Eylül’den sonra benzerlerimiz kadar iyi olmayışımızın sebebi dış ilişkiler. Burada AB ile daha iyi ilişkiler öngörüyoruz.” dedi.
Dolar/TL beklentilerini de anlatan Berrak “Türk Lirası çok fazla değer kaybı yaşadı, bu yüzden gelecek yıl olay riskleri dışında TL’nin daha fazla değer kaybı yaşamayacağını öngörüyoruz.
Bu sene için kur beklentimiz 3.90 ama daha fazla düşüş de gerçekleşebilir. Gelecek yıl sonu için kur beklentimiz 4.10. TL varlıklarda kalınması gerektiğini düşünüyoruz çünkü TL’de değer kaybının sınırlı olacağını, enflasyonun altında kalacağını düşünüyoruz.” şeklinde konuştu.
Bloomberg Dolar Spot Endeksi, ABD’de Temsilciler Meclisi ve Senato’nun vergi tasarısını oylaması öncesinde yatırımcıların temkinli duruşunu korumasıyla, kayıplarını ikinci güne taşıdı.
Doların önemli piyasa paraları karşısındaki değerini takip eden gösterge endeks, Cuma günkü kazancının tamamını geri verdi. Önemli paralar son kazançlarını korurken, Londra ve Avrupa’daki traderlara göre sadece kısa vadeli yatırmcılar işlemlere faal olarak katılım gerçekleştirdi.
Dolar/yen paritesinde beklenen volatiliteye ilişkin gösterge üç yıldan uzun bir sürenin en düşük seviyesine geriledi. Euro/Dolar paritesinde bir haftalık volatilite yılın bu günü için rekor düşük kapanışına yöneldi.
Bloomberg Dolar Spot Endeksi, Londra saatiyle 10:41’de yüzde 0.1 geriledi. Dolar, G-10 paralarının çoğu karşısında yüzde 0.2’lik bir koridorda işlem gördü.
Euro/Dolar paritesi, yükselişini ikinci güne taşıdı ve Londra’daki seansın büyük kısmında 1.1800 desteğinin üzerinde alıcı buldu.
Türkiye’nin altın ithalatı bu yıl 13.8 milyar dolar -geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre 9.8 milyar dolar daha fazla- ile rekor seviyede gerçekleşti.
Merkez Bankası da altın rezervini artırarak üç yılın zirvesine çıkardı. TCMB rezervindeki bulunan değerli metalin karşılığı, resmi verilere göre Aralık ayından beri 7.5 milyar dolar artış kaydetti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan geçtiğimiz Kasım ayında, bu yıl yüzde 7 düşen Türk Lirası’nın kayıplarını sınırlama çabasıyla altın yerine dolar kullanılması çağrısında bulunmuştu.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre mevduat bankalarının toplam aktif toplamı eylül sonu itibarıyla 2,7 trilyon lirayı geçti.
TCMB Aylık Para ve Banka İstatistiklerine göre eylül sonu itibarıyla mevduat bankalarının toplam varlıkları bir önceki aya kıyasla yüzde 1,9 artarak 2 trilyon 708 milyar 704 milyon 10 bin liraya yükseldi.
Aynı dönemde katılım bankalarının toplam aktifleri de yüzde 2,43 artışla 147 milyar 79 milyon 527 bin liradan 150 milyar 407 milyon 357 bin liraya ulaştı.
Kalkınma ve Yatırım bankalarının toplam varlıkları geçen ay bir önceki aya kıyasla yüzde 4,1 yükselişle 166 milyar 330 milyon 736 bin liraya çıktı.
Eylül sonu itibarıyla mevduat bankalarının Merkez Bankası’ndaki zorunlu karşılıkları 201 milyar 716 milyon 964 bin lira, serbest rezervleri de 72 milyar 883 milyon 735 bin lira düzeyinde gerçekleşti.
Katılım bankalarının Merkez Bankası’ndaki zorunlu karşılıkları eylül sonunda 15 milyar 816 milyon 155 bin lira, serbest rezervleri 1 milyar 543 milyon 373 bin lira oldu.
Mevduat bankalarındaki vadesiz mevduat eylül sonu itibarıyla 159 milyar 538 milyon 693 bin lira, vadeli mevduat 685 milyar 763 milyon 752 bin lira ve yurt içi yerleşiklerin Döviz tevdiat hesapları 558 milyar 498 milyon 503 bin lira seviyesinde gerçekleşti.
Eylül sonu itibarıyla mevduat bankalarının yerel yönetimlere kullandırdığı kredilerin bakiyesi 10 milyar 136 milyon 160 bin lira, özel sektörün kredi bakiyesi de 1 trilyon 656 milyar 160 milyon 658 bin lira oldu.
Hazine, Kasım 2017 – Ocak 2018 döneminde 17 milyar liralık iç borç servisine karşılık 20,7 milyar liralık iç borçlanmaya gidecek.
Hazine Müsteşarlığı, Kasım 2017 – Ocak 2018 dönemine ilişkin iç borçlanma stratejisini açıkladı.
Buna göre, Hazine, söz konusu dönemde 17 milyar liralık iç borç servisine karşılık 20,7 milyar liralık iç borçlanma gerçekleştirecek.
Bu dönemde dış borçlanma yapılmayacak.
Hazine, kasımda 6,2 milyar lira, aralıkta 3,5 milyar lira, ocakta ise 11 milyar lira iç borçlanmaya gidecek.
Hazine Müsteşarlığının Kasım 2017 – Ocak 2018 dönemine ilişkin iç borçlanma stratejisine göre, kasımda 4,4 milyar liralık iç borç servisine karşılık 6,2 milyar liralık, aralıkta 2,6 milyar liralık iç borç servisine karşılık 3,5 milyar liralık, ocakta ise 10 milyar liralık iç borç servisine karşılık 11 milyar lira iç borçlanma yapılması öngörülüyor.
Kasımdaki iç borçlanmanın ise 5,2 milyar lirası piyasadan, 1 milyar lirası kamuya satışlardan, aralıktaki iç borçlanmanın 2,6 milyar lirası piyasadan, 0,9 milyar lirası kamuya satışlardan, ocaktaki iç borçlanmanın 9,2 milyar lirası piyasadan, 1,8 milyar lirası kamuya satışlardan oluşacak.
Hazine, söz konusu dönemde dış borçlanmaya gitmeyecek. Bu dönemde 11 ihale gerçekleştirilecek.
Kasımda 6,2 milyar lira, aralıkta 6,3 milyar lira ve ocakta 11,3 milyar lira olmak üzere söz konusu dönemde toplam 23,8 milyar liralık ödeme yapılacak. Bu ödemenin 6,8 milyar lirası dış borç servisinden oluşacak.
Öte yandan nakit bazlı faiz dışı denge, özelleştirme gelirleri, 2B satış gelirleri, TMSF’den sağlanan gelirler, devirli-garantili borç geri dönüşleri, kasa banka değişimi ve kur farkı kalemlerini içeren borçlanma dışı kaynakların da aralıkta 2,8 milyar lira, ocakta 0,3 milyar lira olması öngörülüyor.
Hazine, kasımda 6,2 milyar lira, aralıkta 3,5 milyar lira, ocakta ise 11 milyar lira iç borçlanmaya gidecek.
Güne düşüşle 3.77 seviyelerinden başlayan kur, yarınki Fed kararı öncesi kademeli olarak yükselişe geçti ve akşam saatlerinde kritik 3.81’e kadar çıktı.
Euro/TL de%0.4’ü aşan artışla 4.43 seviyesinden işlem görüyor. Borsa ise %1’i aşan yükselişle 110 bin seviyesini aştı. Sparta&Co Kurucu Ortağı Taner Özarslan Bloomberg HT’ye “Borsalar riskleri görmek istemiyor ve bol para riskli entrümankları arayıp buluyor. Tüm dünyada hisse senetlerine hala güçlü bir ilgi var; bu Türkiye Borsalarını da etkiliyor. Ancak bu uzun vadede sürdürülebilir değil” yorumunu yaptı. Özarslan Dövizdeki hareketlenmenin de olumsuz olduğunu ve reel sektörde Türkiye’nin kırılganlığnı artıran bir etken olduğunu kaydetti.
ABD’de yaklaşık 17 yılın zirvesine yükselen Tüketici Güveni verisi de doların küresel piyasalardaki yükselişini destekledi.
Dolar/TL son olarak geçen hafta ABD ile vize gerilimi, jeopolitik riskler, yeni Fed Başkanı beklentisi ve doların küresel piyasalarda güçlenme eğilimiyle 3.84’e kadar yükselmişti.
Yarın akşam Fed’in faiz kararı açıklanacak. Faiz oranlarında bir değişim beklenmese de üyelerin enflasyon konusundaki görüşleri ve Aralık ayıda olası faiz artışıan yönelik verilecek sinyaller dikkatle izlenecek.
Cuma günü ABD’de açıklanacak tarım dışı istihdam verisi de piyasalar açısından belirleyici olacak.
Türk Lirası, Ocak’tan bu yana kaydettiği en kötü ayının ardından toparlanıyor olabilir. Buna karşın, enflasyon beklentilerinde iyileşme olmazsa uzun vadeli görünüm zorlayıcı olabilir.
TL’nin bu ay dolar karşısındaki yüzde 6’lık kaybı gelişen piyasa paraları arasında görülen en sert düşüş oldu. Öyle ki, 14 günlük RSI göstergesi aşırı satış bölgesine girdi. Şimdi ise Deutsche Bank AG’nin aşırı satış ve carry cazibsinin altını çizerek toparlanma beklentisine rağmen HSBC Holdings Plc ve Capital Economics Ltd. TL için ufukta daha fazla değer kaybınnı olduğunu düşünüyor.
Hızlanan enflasyon Türkiye varlıklarının sunduğu reel getiriyi azalttı. Türk Lirası’nda son dönemde görülen değer kaybında Batılı güçler ile Türkiye arasında artan gerginlik ve ABD’de sıkı para politikası beklentileri etkili oldu. Bu durum TL’nin görünümünü ve bu yıl yabacı yatırımcılardan 6.5 milyar dolar çeken yerel para cinsinden tahvilleri baskılıyor.
HSBC analistlerinin kaleme aldığı bir notta, “Lirada pozitif bir görüş edinmek giderek zorlaşıyor. Piyasa lirada kademeli olarak negatif görüşünü artırıyor gibi görünüyor. Eğer piyasa 2018 enflasyon görünümünü yeniden fiyatlamaya başlarsa, bu lira için olumsuz olur diye düşünüyoruz” ifadesi yer aldı.
Capital Economics, ülkenin ticaret ortakları karşısındaki risk primini ve enflasyon farklarını işaret ederek, 2018 ve 2019 yıllarına ilişkin Dolar/TL tahminini sırasıyla 3.80 ve 4.00’dan 4 ve 4.25 seviyelerine yükseltti. Londra’da bulunan ekonomist William Jackson, bir notta “enflasyon beklentileri istikrarsızlık sinyali veriyor ve zamanla yükselebilir” dedi.
TL, Salı günkü işlemlerde Londra saatiyle 12:10’da dolar karşısında yüzde 0.2 ekside 3.7923 seviyesinden işlem gördü. TL’nin dolar karşısında bu ayki kaybı yüzde 6.1’e yükseldi. Türkiye’nin 10 yıl vadeli hazine tahvillerinin faizi, Cuma günü yüzde 12.25 ile rekor seviyeyi görmesinin ardından Salı günkü işlemlerde 4 baz puan artarak yüzde 11.83’e yükseldi.